Balıklar, balıkçılar ve diğerleri – 2

2004-2013 yılları arasında avlanan iç su balık ve su ürünleri miktarı 105 bin tondan, 40 bin tona düştü. 2006-2015 yılları arasında; sazandan turnaya, inci kefalinden yılan balığına, yayından çapak balığına kadar bütün tatlı su türlerinde yakalanan miktarlar, yüzde 75 ile yüzde 50 oranında azaldı. Kısacası durum vahim ve her geçen yıl daha da vahim olmaya devam ediyor. Peki neden?

Geçen sayıda denizlerimizle başladık. Odunu ticari “profesyonel” balıkçıların beline vurduk. Haklı mıyız? Haklıyız. Hem de fazlasıyla. Profesyonel balıkçıları rahat bırakmadan önce son bir konuya da değinmek gerek. Ticari amaçla balıkçılık yapan kişiler, nedense ticari değeri olmayan türleri de yakalamaya veya rastlantı sonucu da olsa yakalandığında, denize bırakmak yerine, öldürmeye pek meraklıdırlar. Üstelik koruma altında olan örneğin yunus, kaplumbağa ile bazı türleri koruma altında olan köpekbalığı ve vatozların yakalandıklarında canlı olarak denizde bırakılmaları hiçbir güçlük yaratmaz. Bu türler öyle hemen ölen türler değildir. Bu nedenle, “ağdan çıktığında ölmüştü” mazereti geçerli değildir.1 Bunu da nereden mi çıkardım? Bu yazıya eklediğim haberlere bir göz atın, göreceksiniz. Ticari balıkçılık yapan kişilerin başka marifetleri de var ama sinirinizi daha fazla bozmayayım. Son yazıya kalsın.

Şimdi bir de denizlerimizde “amatör” sportif balıkçılığa ve yeni gelişmelere, gavurcası ile “yeni trendler”e bir göz atalım. Balık avı yarışmalarından başlayalım.  Yacht Türkiye son yıllarda “Balık Avı Yarışmalarını” izliyor ve çok güzel fotoğraflarla, yazılarla bu etkinlikleri bizlere sunuyor. Bu iyi bir şey. Daha fazla yazmadan önce denizlerde ve iç sularda amatör balıkçılığın iki temel kuralını belirteyim. Amatör balıkçı, Sportif Balıkçılık Tebliği’nde belirtilen, bütün zaman, yer, tür, boy ve tutabileceği en fazla balık miktarı kurallarına uymak zorundadır. Bu birinci kuraldır.

Bu tür avcılıkta ikinci temel kural, yakalanan balıkların ve ahtapot gibi diğer su ürünlerinin satılamayacağı kuralıdır.  Balık avı yarışmaları da bu kurallara uygun olarak yapılmak zorundadır. Yapılmazsa öncelikle boy ve ağırlık kuralları ihlal edilmiş olur ki bu yasa dışı bir davranıştır.

Balık avı yarışmaları moda olunca, bu amaçla yapılmış teknelerin, kullanılan balıkçılık malzemesinin pazarı da canlanmış, gelişmeye başlamıştır. Bu da iyi bir şeydir. Burada hemen kimse tarafından bilinmeyen bir anımı anlatayım. Devalı Mart 2017 sayımızda…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.