Şahane bir deniz adamının ardından

Deniz adamı; denizde yıllarca yoğrulmanın sonucu, hayatta kalmayı, denize saygı ve uyumu öğrenmiş, alçak gönüllü, yoldaş, denizciye yardıma hazır, abartıdan uzak, dürüst insandır. Efsaneler, gerçek olmayan abartılardır. Tam da Sadun Abi’nin nefret ettiği şey. O abartılardan uzak, hayatta yapmak istediğini başarmış, mütevazı, takip eden nesillere örnek olmuş, ülkemizde doğru denizciliğin kavranması için durmadan yazmış çizmiş, Tanrı’nın bize bahşettiği, başta Gökova olmak üzere, cennet kıyılarımızın korunmasında yılmadan mücadele vermiş hakiki bir deniz adamıdır.

Şubat 2016’daki yazımı “umarım Temmuz sayımızda Sadun Boro regatta’sını yazarım” temennisiyle bitirmiştim. Aradan geçen aylarda fikirler gelişti, ne yaparız ne yapamayız, düşünüp taşındım, Sadun Boro’nun ölüm yıl dönümü ve dünya çevre günü hızla yaklaşıyor. Geride bıraktığı, ailesi de merhumu birinci yılında anmak için etkinlik düzenleyecek.

Biraz kafa patlatma sonu, bir Regatta’nın güzel olacağına inanmakla beraber, birçok marinayı organize etmek beni aşacağından, geçen sayıda ilanını gördüğünüz karalama not şekilde, “Ben Sadun Abi’mi ziyarete gidiyorum, isteyen bana katılsın” çağrısı yaptım. Didim’den Fethiye’ye kadar yelkenciler ilgi gösterince, Kelebek’in yıllık altını boyayıp denize attığımda, Okluk Koyu’na yalnız gitmeyeceğimi anladım.

İstediğim, yatların kendi zamanlarını kendileri ayarlayarak 4 Haziran saat 15.00’te denizkızı heykelinin önünde buluşmak üzere bulundukları marinalardan seyre başlamalarıydı. Böylece toplanan filo ile Dünya Çevre Günü’nde bir mesaj verecektik. Ören Marina’nın Sadun Boro için gelenleri misafir etmesi çok güzel bir jest oldu ve marinanın denizkızına mesafesinin yakınlığı da Gökova’nın kuzeyinden gelenlerin buluşarak son etabı beraber seyretmelerine imkân sağladı. Bodrum Marina’yı dümen suyumuzda bırakırken Bodrum dışında hakikaten kaç tekne bulacağımı bilmiyordum. Normal olarak ben marinalar yerine koylarda demirlemeyi tercih ederim, bu sefer Ören Marina’yı bir göreyim dedim, iyi ki demişim. Ören Marina sarp dağın eteğine yapışmış, çok yeni, çok güzel bir marina. Sabah dağa yürüyüş fikri bayağı davet edici ama önümde uzun iki gün var, arzularıma dayanıyorum, oysa nerede bir tepe bulsam tırmanırım.

Ören Marina’nın palamarı Kelebek’i pontona bağlamaya geldiğinde marina duvarında tanıdık dost yelkencilerin yüzleri benim ilana birilerinin kulak verdiğini gösteriyordu. “Tanıl Abi buradayız. Yarın kaçta çıkıyoruz?” Marinada 25-30 civarında tekne aynı hedef için bir araya gelmiş, güneyden gelecekler ve diğer koylarda demirleyenler de katılınca bu sayı artacak. Denizin yoldaşlığı ne güzel.

Göçmen kuşlar vakti geldiğinde hedeflerine uçuşa başlamadan önce gruplar halinde toplanırlar, içgüdüleri onlara doğru zamanın geldiğini söylediğinde havalanırlar, değişik yerlerden kalkan gruplar bir olan hedeflerine doğru birleşirler.

Öğle üzeri rüzgâr olmasa da tekneler, göçmen kuşlar gibi, hedeflerine gitmek için toplandılar. Hafif rüzgârda yelkenlerimizi doldurabildiğimiz kadar doldurduk. İlerledikçe ufukta gördüğümüz yelkenler büyüyor, telefonda Özkan (Gülkaynak) “Tanıl Abi neredesin?” diye soruyor, yaklaştıkça Kayıtsız’ın silueti belirginleşiyor, bir süre yan yana seyrediyoruz. Sağda solda tanıdık tekneler, STS Bodrum, birkaç küçük Lazer, hepimiz denizkızına odaklanıyoruz. Dereler birleşip nehir oluyor. Bu yıl küçük bir nehir ama gelecek yıl daha büyük olacak.

Boynunda çiçeğiyle bizi bekleyen denizkızının boynu biraz bükük, biraz mahzun. Ama bugün üzüntüye kedere yer yok. Ölüm yıl dönümünde, Sadun Boro’ya layık, bir matem değil, hüzünlü değil, bu hayat dolu deniz adamının yaşam macerasını istediği gibi yaşayabildiğine onun için şükredip, ziyaretine yelken açmak, Sadun Boro’nun yaşam serüvenini kutlamaya geldik. Tekneler denizkızının önünden selamlayarak geçiyor. Anılarımda Antalya’dan denizkızının açılışına gelişimiz canlanıyor.

Gönül isterdi ki Sadun Abi’yi ziyarete giderken, Dünya Çevre Günü olması nedeniyle vermek istediğimiz “Sadun Boro’nun çevre mücadelesini bıraktığı yerden biz devam edeceğiz” mesajını görüntüleyen bir drone ile ilgili medya oralarda olsaydı. Devamı Temmuz 2016 sayısında.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.