Tam bir denizci kenti olan La Rochelle’de her yıl düzenlenen denizdeki tekne fuarına yeni alüminyum yatları görmeye gittim. Şehrin deniz müzesinin Moitessieer’in Joshua’sına ev sahipliği yapması ve seyahat tarihimin Mini Transat yarışının startına denk gelmiş olması da ziyaretimi renklendirdi şüphesiz.
Paris uçağı saat 10.00’da Charles De Gaulle Havalimanı’na indi. Gare Montparnasse’a giden otobüs hemen birinci terminalin dışında. Otobüs biletimi önceden almıştım. Bagajım da yok, 10.30 otobüsüne yetiştim. La Rochelle’de düzenlenen Grand Pavois’ye gidiyorum, Fransa’nın denizdeki en büyük yelkenli tekne fuarına. Ya uçak rötar yaparsa diye endişe ettiğimden tren bileti almamıştım. Montparnasse otobüsünde internete girdim ki, bilet yok. Zaten iki günlüğüne gelmişim, ertesi güne kalsam fuarı gezmem mümkün olmayacak. Gün boyunca yedi-sekiz tren var ama internette hiçbirinde yer gözükmüyor. Böyle bir şey aklıma gelmemişti doğrusu (nedenini sonradan anlayacaktım).
Garda bilet satılan bölümün önünde uzun bir kuyruk var. Sıra bana gelince derdimi anlatmaya çalışıyorum ama karşımdaki İngilizce bilmiyor. Neyse, nihayet bana bir numara veriyor ve bu sefer de içeride beklemeye başlıyorum ve beklediğime değiyor. Birinci sınıfta bir yer buluyorum, hem de kalkacak ilk trene. Taze francala içinde peynirli jambonlu sandviçimi alıp trene kuruluyorum. Üç saat sonra La Rochelle’deyim. Hemen otele sırt çantamı bırakıp Musée Maritime de La Rochelle deniz müzesine gidiyorum. Neden mi? Trende internete bakarken bilmediğim bir şey öğrendim; beni çok heyecanlandıran bir şeyi… Devamı Aralık 2019 sayımızda…
