SUP Günlüğü-1 BAVULDAKİ YATÇILIK

Geçen yazıda SUP’ın (Stand Up Paddleboard) teknede taşıyabileceğimiz en iyi oyuncak olduğundan bahsetmiştim. Konu hakkında çok bilgili ve deneyimli oğlum Kaan, bize SUP’ı teknede olduğu gibi arabada, hatta uçakta da taşıyarak bir hobi olarak nasıl sürdürebileceğimizi anlatırken, su kenarındaki kafelerde oturanların seyrettiği tarafta olmanın nasıl bir duygu olduğunu da anlatıyor.

Oflaya puflaya geldiği check-in kontuarında koca sırt çantasını tartıya koyup biniş kartını aldığında omuzlarından yük kalkıyor ve yürüyen bantta kargoya ilerlerken rahat bir nefes alıyor… Kaan’ın bu seferki yolculuğu önce Hollanda,  sonra Belçika ve ardından Türkiye’ye…

Büyük oğlum Kaan, Skorsky, F16’lar ve C3’ler gibi uçaklar üzerinde iş yapan bir ABD şirketinde mühendis olarak çalışıyor. Mesleği gereği sık sık bu uçakları kullanan ülkelere uçup işini yaparken kendine ayırabildiği zamanda da o ülkede bulduğu suyu değerlendiriyor. Artık bu su deniz mi olur, göl mü yoksa bir kanal mı, Kaan için fark etmiyor. Üzerinde SUP yapabilsin de! Hollanda ve Belçika kanallarından sonra altı aydır Kaan’ın özlediği, Ege’nin mavi suları… 2014 yazında Bodrum’a maaile, torun torba gelişleri tabii bir dede ve babaanne için ne şahane. Kaan, eşi Jody ve üç çocuğu; John, Virginia ve Lilian beş kişi bir aile olunca hafif seyahat etmeleri beklenemez de bunların bagajları beş SUP’ın da ilavesiyle XXXXXL…  Babaannenin arabasını ödünç alıp o günkü rüzgârın rahatsız etmeyeceği Gümüşlük’e gidiyoruz. Arkalarındaki restoranların, cafelerin el koyduğu kıyının “kurtarılmış bölge”si belediyenin halka açık kumsalına tezgâhı kuruyoruz. Kaan ve çocuklar arabayı park ettiğimiz ara sokakta SUP’ları torbalarından çıkarıp elektrikli pompa ile şişirmeye başladılar bile. Adeta çıkarmaya hazırlanan bir SAT timi. Gümüşlük limanı dışındaki kumluk belediye plajı, bize hem açık koya, hem de Tavşan Adası’na giden batmış yolun sığlığı üzerinden kolayca geçip liman içine girmemiz için güzel bir üs oluşturuyor. Bu benim ilk SUP tecrübem, SUP’lar benim gibi gelen geçen çok kimsenin de ilgisini çekiyor; “Nereden aldınız? Birini satar mısın? Abi, bunları kiralıyor musunuz?” sualler yağıyor. Devamı Ocak 2018 sayımızda. 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.