Akdeniz’deki adalar arasında bu “Pevise nam cezire” kadar isim değiştireni yoktur. Ivica, Ebisos, Pytioussa, Ebuses, Ebysos, Aibusim, Ebusim, Yebusah ve nihayet Eivissa/İbiza hep aynı adadır.
Piri Reis ne yapsın? Bu kadar isim değiştiren adaya o da, “Pevise” demiş ki bu, adanın bugün de kullanılan Katalan dilindeki adı “Eivssa”ya oldukça yakındır. Bilmem saydığım isimler arasında sonu “sos” ve “ssa” ile bitenler dikkatinizi çekti mi? Bu iki takı da Anadoluludur; Luvi dilinden gelir. Halikarnassos (Bodrum), Miletos (Milet), Mylassa (Milas) gibi. Demek Luvi atalarımız Reis’in, “Gedelan Adaları’ndan Pevise, İspanya beğine tâbi’dür.” dediği İbiza Adası’na, Reis’ten ve tabii benden de çok ama çok önce gelmişler.
İbiza Adası’nın bir adı daha vardır. “Isla Blanca-Beyaz Ada” derler. Dağlık İbiza’nın bu adı, oraya buraya serpiştirilmiş Ege Adaları’nda hatta 1980’li yıllara kadar Bodrum’da gördüğümüz türden, tek katlı ve kar beyazı evlerinden aldığı rivayet olunur. Ege Adaları gibi, İbizalılar da bu evlerden ve yapı şeklinden vazgeçmemişler ama biz Bodrum’u kocaman pencereli, otogardan parça parça kesilip yerleştirilmiş gibi, “Bodrumlar hariç iki kat” diyerek 6-7 kata çıkmış, düz bloklar halindeki yeni mimarimizle yok ettik. Bu mimariyi Bodrum’a ilk getirmekle öğünen mimar/müteahhitlerimizin kulakları çınlasın. Dağlık olan İbiza Adası, çam ormanları ile kaplıdır. Zaten Kartacalıların adaya, “Çamlık Ada” anlamına gelen “İbosim” demelerinin nedeni de budur. Daha sonra gelen Yunanlar da bu fikri doğru bulmuş olmalılar ki adaya “Pitiuses” adını vermişler diyelim ve isim konusuna nokta koyup, Reis’in peşine düşelim. Piri Reis’in buralarda neden dolaştığını merak ediyorsunuz değil mi? Devamı Ocak 2018 sayımızda…