Denizde konfor ve lüksün sınırları sürekli zorlanırken bu durum yelkenli yatlarda da kendini gösteriyor ve büyük boy modellere ilgi artmaya devam ediyor. Seri üretim yapan tersaneler yakın zamana kadar 55 feet’lerde tuttukları amiral gemilerini 60-65 feet’lere çıkardılar. Bizse bu ay 65 feet’in de üzerine çıkıp mini-maxi sınıfında değerlendirilebilecek 20 metre üzeri 10 yelkenliyi bir araya getirdik. Her biri sahibinin isteğine göre şekillenebilecek semi-custom özellikteki bu yelkenlilerle dünyanın tüm sularında seyretmek mümkün… (s.35)
Büyük boy ve lüksten bahsederken kapağımıza taşıdığımız Entourage’ın da bambaşka bir dünyanın oyuncusu olduğunu belirtmem lazım. Hollandalı Amels’in “yüzen lüks vaha” olarak tanımlanan 60 metrelik bu yatı charterda kullanılıyor. Kış aylarında Karayipler’de seyredecek lüks yatın haftalık kiralama ücreti ise 435 bin Euro. (s.62)
Seri üretimde ülkemizin en önemli yat firmalarından Sirena da “büyük boy” hedefini geçen sene açıklamıştı. Bu ay bu hedefin ilk ürünü olan 42M’in detaylarını paylaştı. Luca Vallebona ve Hot Lab imzalarını taşıyacak yat, render’larıyla bile kendinden söz ettirmeyi başardı. (s.46)
Bir başka Türk üretici Alen Yacht da en büyük modeli Alen 77 Fly’ın dünya prömiyerini Fort Lauderdale Boat Show’da yaptı. Yeni teknesi ABD’de büyük ilgi gören tersanenin hedefiyse bu modeli geliştirip Alen 82 ile büyütmek. (s.54)
Sonbahar boyunca dünyanın birçok yerinde boat show’lar düzenlendi. En büyük yatlar ise yine Monaco Yacht Show’daydı. Yazarımız Deniz Kurt Görsev de yat fuarlarının kraliçesi dediği, megayatların arenasını bizim için gezdi ve izlenimlerini fuara birlikte gittikleri iç mimar Didem Üretmen ile kaleme aldı. Üretmen, özellikle süperyatlardaki yeni dekorasyon trendlerini anlattı. (s.76) Monaco’da da lüks ön plandaydı ancak “gösterişsiz lüks” deyimi artık sektöre ağırlığını koymaya başladı. Sanatı teknolojiyle birleştiren tasarımlarsa bir adım önde.
Bir yandan da bu koca yatların hibrit tahrik sistemleri ve yeni nesil enerji kaynakları ile daha az karbon salınımı için sarf ettikleri çabaları sayfalarımıza taşıdık. Lüksün arttığı bir pazarda çevre hassasiyetinin gözetilmesi de takdir ve teşvik edilmesi gereken bir konu. Denizlerimizi koruduğumuz ve mavi gök kubbenin altında barış içinde yaşadığımız bir dünya dileğiyle, keyifli okumalar…