Denizlerin Da Vinci’si – NATHANAEL GREENE HERRESHOFF

Değerli okurlar, yeni yılın ilk yazısında bir başka maceraperestten, yatçılık tarihinin bana göre en başarılı tasarımcısından bahsedeceğim. Tabii onu bir makale ile anlatmak pek mümkün değil ama en azından bilmeyenlerde merak uyandırması ve hakkında yazılmış kitapların okunması açısından bir faydası olur ümidiyle bu yazıyı yazıyorum. Çocukluğumdan beri babamdan dinlediğim, sonrasında araştırdıkça kendisine olan hayranlığımın giderek arttığı bu şahsiyet herhalde yatçılığın Leonardo Da Vinci’si sayılabilir. Bunu söylerken kesinlikle abartmıyorum çünkü nam-ı diğer “Bristol’ün Sihirbazı”nın yaptığı teknelerin her biri estetik ve mühendislik şaheseri olmanın yanında bir de bu beyefendi birçok icat yapıyor. Bu yazıyı hazırlarken yaptığım araştırmada daha önce ıskaladığım bazı başka marifetlerini de öğrendiğim Kaptan Nat’in aziz ruhu önünde saygıyla eğiliyor, vizyonunun hâlâ bizlere ilham verebileceğine inanıyorum.

MODERN YATÇILIĞIN BABASI

Nathanael Greene Herreshoff 18 Mart 1848’de Bristol Rhode Island’da doğdu. Yedi kardeşten biri olan Nathanael, 1870’te MIT (Massachusetts Institute of Technology)’den makina mühendisi olarak mezun oldu. 8 yıl boyunca Corliss Buhar Makinaları firmasında çalıştıktan sonra Bristol’e dönüp ağabeyi ile Herreshoff Manufacturing Co.’yu kurdular.  Kör olan ağabeyin işletme yönetimindeki becerisi Nat’ın icatlarıyla birleşince 20 çalışanla başladıkları şirketlerini 400’ün üzerinde çalışanı olan, Vanderbiltler’den Morganlar’a, Hearstler’den Cochranlar’a kadar Amerika’nın en varlıklı ailelerine ve Donanma’ya üretim yapan bir firma haline getirdiler. Kaptan Nat o kadar çok yönlü bir adamdı ki yarışçılığı, tasarımcılığı, imalatçılığı ve icatlarıyla modern yatçılığın babasıdır. Bunların hepsini bir arada, bu kadar başarıyla yapabilmiş başka kimseyi duymadım.  

“ŞEYTAN İCADI” KATAMARAN

Herreshoff’un Amaryllis adını verdiği ve 1875’te imal ettiği bir katamaran var. Bu teknenin tasarımı zamanına göre öylesine yenilikçi ki, günümüzde kullanılan modern yarış katamaranlarında gördüğümüz yapısal özellikleri taşıyor. Herreshoff, bu tekneyle katıldığı New York Yat Kulübü tarafından düzenlenen Centennial Kupası’nda mevcut yarış filosuna o kadar büyük bir fark atar ki, o zamanın ileri gelenleri kazan kaldırır ve katamaranların neredeyse şeytan icadı, insanlar için tehlikeli tekneler olduğu konusunda yapılan baskıyla katamaranların yarışması yasaklanır. Bu sebeple çok gövdelilerin yat yarışçılığına girişi 100 sene geciktirildi. Çok gövdeli teknelerin ancak 70’li yıllardan itibaren yat yarışlarına kısıtlı bir şekilde girmelerine müsaade edilmeye başlandı. Kim bilir, o dönem bir tür “tek gövdeli yobazlığı” yapılmasaydı şu an nasıl yelkenliler kullanıyorduk? Sakın yanlış anlaşılmasın, sadece monohull kullanabilen arkadaşlar yobazdır demiyorum ama yelkenin tabiatında zaten var olan sürekli gelişimi ve optimizasyonu tamamen reddetmek yobazlık değil de nedir? Ustanın yarattığı bir diğer özel tekne de nispeten diğerlerine göre küçük ama işlevsellik ve popülarite açısından çok farklı bir yere sahip. 27 feet uzunluğundaki bu mütevazı günlük gezi ve yarış teknesinden 1919-1940 yılları arasında 94 tane imal edilmiş. Bunların çoğu hâlâ hayatta ve yarışıyor. Star sınıfı en eski Amerikan tek tip tekne olsa da S-Class, hâlâ orijinallerinde yarışılan en eski sınıf konumunda. Herreshoff’un dahiyane tasarımı zamanının çok ilerisinde olmasını hâlâ yarışarak ve güncel teknelere bile kafa tutarak ispatlıyor, adeta zamana meydan okuyor. Ustanın yaptığı ilk markoni armalı tekne olan S-Class’ın kendine has, tepesi hafif kıvrık direği farklı yelken ayarlarına imkân sağlıyor.  

EFSANE RELIANCE

Herreshoff tasarımı teknelerin arasında belki de en etkileyicisi 1903’te America’s Cup’a katılan Reliance isimli yat. Bu tekne o kadar büyüktü ki, 2000’li yıllara kadar yapılmış en büyük tek direkli yelkenli olmaya devam etti. Direğinin tepesi sudan 62 metre yüksekteydi. 66 kişi ile kullanılabilen 44 metrelik bu tekne, 1486 metrekarelik yelken alanıyla sekiz adet 12m sınıfına yetecek kadar yelkene sahipti. Yelken alanı standart J-Class’ın iki katı büyüklükteydi. Ana yelken ıskotası 300 metre uzunluğundaydı ve güverte altında bir tekere sarılıyordu. 100 ton kurşun ağırlığıyla yatçılığın ağır siklet efsanelerinden oldu. Yarışta William Fife tasarımı olan olan Shamrock III’ü tarumar etti. Rakip teknenin sahibi meşhur Sir Thomas Lipton sonunda “Bana güzel bir tekne değil, Reliance lazım” dedi. Yıllarca America’s Cup’ı bir türlü kazanamayan Lipton, kaybetse de sportmenliğiyle herkesin o kadar sevgisini kazandı ki, çayları Amerika’da giderek daha çok satıldı. 

BRISTOL’DEKİ MÜZE Herreshoff’un iki oğlu da yat tasarımcısı oldu. Kaptan Nat 1938’de hayata gözlerini yumdu. Tersanesi günümüzde bir müze olarak hizmet veriyor. Düzenli olarak denizcilik seminerlerinin, ahşap atölyelerinin düzenlendiği ve America’s Cup’ın Hall of Fame’inin de bulunduğu yerleşke, birçok yatçı için kutsal değer taşır. 2017 yılında New Port’ta düzenlenen Red Bull Foiling Generation finallerini izlemeye gittiğimde 1 saat mesafedeki bu müzeye gidip gezme fırsatım olmuştu. Sergilenen tekne maketleri ve gerçek teknelerin her biri sanat eseri. Bir de harika bir dükkânları var; kitap ve hediyelik eşyalara boğulabilirsiniz. Oyuncakçı dükkânında da çocuk gibi kendimi kaybetmiştim biraz. Müzede Herreshoff’un icat ettiği katamaranıyla ilgili şu yorumunu görmüştüm de çok hoşuma gitmişti: “1875’te iki gövdeli bir tekne yapma fikrini geliştirdim. Bu sayede yüksek denge çok az bir ağırlık ve kolay tekne hatlarıyla sağlanabiliyordu. Denizde kullanışlı olabilmesi için gövdelerin birbirinden bağımsız bir şekilde hareket edebildiği ve dalgaları rahatça aşabildiği bir sistem geliştirdim. Armayı taşıması için iki gövde arasına başka bir taşıyıcı yerleştirdim. Yelken keyfi açısından bu tekneden sahip olduğum diğer tüm teknelerden daha fazla keyif aldım.”  Ah bu günleri görseydi de onu su kanatlı teknelerle gezdirebilseydik Umarım bir gün yolunuz Bristol’e düşer. Hepinize 2020’nin bol denizli ve tatlı maceralarla dolu günler getirmesini, sevdiklerinizle sağlıklı ve mutlu bir yıl geçirmenizi dilerim. ☸

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.