“İşbu İzile Dara adalarına Türk tayifesi, Üç Adalar dirler. Şikar (av) alacak yirdür. Zira ol kenarlardan ticaret ider kâfir gemileri eksik olmaz.”

İşte Kitab-ı Bahriye’de böyle girer söze Piri Reis, bugün D’Hyeres Adaları diye bilinen adaları ve karşı kıyıları anlatmaya. “Merhum Kemal Reis ile bir def’a mezkûr yirde üç pare barçayı bir kezden (bir defada) şikar eyledük (avladık). Tunus’a geçürüp sattuk” demeyi de ihmal etmez.

Piri Reis’in sözünü etiği bu adalar değil ama pek de önemsemeden, yine de tüm ayrıntısı ile anlattığı karşı kıyılar, zamanımızda korsanların, ticaret gemisi değil ünlü çapkınların kız avladığı; milyon euroluk teknelerle gelip birbirlerine hava ve nihayet her yıl artist adayı güzel kadınların kendilerini gösterip ünlü olmak için 1001 takla attıkları, Fransa’nın ünlü, “Côte D’Azur (Mavi Sahil)”u, bir başka değişle, Fransız Rivierası’dır. Biz, Brigitte Bardot’nun 1956 yılında, Roger Vadim’in kolunda “Ve Tanrı Kadın’ı Yarattı” filmini çevirmek üzere ayak basarak bir anda pek ünlü ettiği Saint Tropez sosyetesinden hiç değilse bir süre uzak durup Reis’in peşine takılalım da onca güzel arasında rotamız şaşmasın.

Reis bu adaların irili ufaklı on, asıl bilinenlerin ise üç ada olduğunu, çünkü bu üç adada gemilerin yattığını yazar ki doğrudur. Devamı Eylül 2018 sayımızda…