Gökova Dertleri

Yacht Türkiye 2017 Şubat sayısında detayları ile yazmıştım (dergimizin internet sayfasında okunabilir), Muğla ili mavi yolculuk kıyılarımızda çok önemli bir Doğal SİT Alanları- Koruma Statüleri yeniden tanımlama süreci yaşanıyor.

2012 tarihli yeni yönetmeliğe göre yapılan “4 mevsim ekolojik temelli bir bilimsel araştırma” ile tüm kıyılarımızda koruma statülerini düşüren bir öneri paketi söz konusu. Yeni öneriler Özellikle Gökova, Datça, Hisarönü, Göcek-Fethiye ÖÇK Bölgelerinde çok radikal değişiklikler içeriyor. Üstelik, bugün koruma statülerini belirleyecek bu bilimsel araştırmanın bir gayrımenkul yatırım danışmanlığı şirketi tarafından yapıldığı skandalı da ortaya çıktı.

Gökova’da durum vahim. Örneğin 2010 yılında Gökova’da ilan edilen 6 Balıkçılığa Yasaklı Deniz Koruma Alanı’nda bile bu yeni rapora göre ciddi statü kayıpları söz konusu. Son yolculuğumuzda Okluk’ta, bu koruma bölgelerindeki denetim ve incelemeleri AB fonlarıyla 7 yıldır sürdüren  Akdeniz Koruma Derneği görevlileriyle karşılaştım. Akbük, Akyaka ve Gökova liman Bölgesi, Çamlı Koy, Boncuk Koyu (Kum Köpekbalıkları üreme alanı olarak bilinir), İngiliz Limanı (Değirmenbükü) ve Bördübet (Amazon) Koyları’nda geçtiğimiz 6 yılda balık popülasyonunun 10 kat arttığını anlattılar.  Ama yeni koruma statülerine esas teşkil edecek raporda, balıkçılığın bile yasak olduğu bu 6 deniz koruma alanının hepsinde, koruma statüsünü 2’inci ve hatta 3’üncü derece, yani sürdürülebilir turizm konumuna geriletme önerisi yer alıyor.

Çalışmalar bitmedi ama… Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü henüz Muğla ili koruma statüleri çalışmalarının tamamlanmadığını; Çevre bakanlığı kurul ve uzmanlarının yeni bilimsel raporu değerlendirme sürecinde olduklarını ifade ediyor ama….

Ama, Gökova’da bu öneriler temel alınarak ilk düzenlemeler ortaya çıkmaya da başladı. 4 Mayıs 2017 tarihinde, Adalıyalı (Alakışla Bükü) ve Okluk (Cumhurbaşkanlığı Yazlık Konutu Alanı’na ilişkin) 1/1000’lik Nazım Plan değişiklikleri Muğla’da askıya çıkarıldı.

Adalıyalı: Gökova’nın girişinde kuzey kıyıda yer alan bu küçük koyumuz Hellenistik ve Bizans dönemi kalıntılarıyla eskiden 1. Derece Arkeolojik ve Doğal SİT Alanı idi. George E. Bean sekiz Leleg kentinden biri olan Theangela’nın gümüş sikkelerinin bu kumsalda bulunduğunu yazıyor. MÖ 5’inci yüzyılda Mausolos Bodrum Yarımadası’nda bulunan sekiz Leleg kentinin altısını Halikarnassos bünyesinde birleştirir. Sadece Myndos (Gümüşlük) ve Theangela bağımsız kent devletleri olarak kalır. Adalıyalı Koyu da muhtemelen Theangela’nın limanıdır. (Bean,  Eskiçağda Menderes’in Ötesi, s.127)

Arkeolojik özellikleri yanısıra çam ormanı ile kaplı bu koyumuz şimdi bir turizm yatırımına kurban edilmek üzere. 1/1000’lik yeni planda ormanın ve arkeolojik kalıntıların tam ortasına devasa bir otel kondurulmuş.

Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi’nin girişimi ve Muğla-Bodrum Belediyeleri’nin desteğiyle Adalıyalı’nın ortasındaki kayalığa ‘Gökova’ya açılan kapı’ gerekçesi ile bir Sadun Boro anıt heykeli konacak. Sanatçı Ufuk Boy’un tasarladığı heykelin açılışı 3-4 Haziran’daki Sadun Boro Anma Etkinlikleri’nde planlanıyor.

Bakalım Adalıyalı’ya yerleştirilecek bu soyut heykel denizcilerin Gökova’ya girişini süsleyen bir anıt mı olacak, yoksa yeni bir 5 yıldızlı otelin denizcilere kapatacağı kıyılarımızda bir utanç abidesi mi?

Bunu zaman gösterecek!

Okluk: Okluk Koyu’nu tüm ülkemize tanıtan ve Özel Çevre Koruma Bölgeleri’nin kurulmasında önemli rolü olan Turgut Özal’ı sevelim sevmeyelim, rahmetle anıyoruz. Şu anda o günlere göre çok farklı güvenlik konseptleri söz konusu ve bugünkü Cumhurbaşkanlığımız için Okluk Yazlık Konutu yeniden dizayn ediliyor.

Şimdilik bildiğimiz ve gördüğümüz şu:

Çam ormanları içindeki cumhurbaşkanlığı konukevi arazisi yaklaşık 4 kat büyütüldü. Bu alan sınırlarında 6-8 metrelik bir orman tıraşlandı ve 4-5 metre yüksekliğinde bir beton güvenlik duvarı inşa ediliyor.

Öğrendiğimiz bir ikinci nokta, cumhurbaşkanlığı konukevi için bir sahil düzenleme planı yapıldı. (Bu Proje Tanıtım Dosyası, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı e-çed web sayfasında Mart 2017’de yayınlandı).

Bu sahil düzenlemesine göre, yaklaşık 15 milyon m3 çakıl-kum dolgusu ile üç hilal formunda bir plaj inşa edilecek. Mega yatların yanaşabilmesi için 50 metre uzunluğunda bir sabit iskele yapılacak. Ayrıca Okluk’un Malderesi Koyu’na büküm noktasına da süper yatlar için fore kazık üstüne 170 metre uzunluğunda ve 10 metre genişliğinde bir rıhtım inşa edilecek. Bu mega projenin doğa etkileri ve hidro dinamik-statik sorunlarını uzmanların görüşüne bırakalım. Denizciler açısından Okluk’taki bu yeni düzenlemede öncelikle şunu merak ediyoruz:

Acaba Gökova’daki en güvenilir sığınaklarımız olan Okluk Koyu, İngiliz Limanı, Hırsız Koyu gibi doğal limanlarımızı kullanmaya devam edebilecek miyiz?

Bunu da zaman gösterecek!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.