Sivrisinekler, bakteriler ve zika virüsü

Şu an bizi ilgilendirmiyor gibi görünen ama aslında küçük bir yüzde olsa da risk altında olduğumuz Zika virüsü, tüm dünyada yayılıyor. Önceki sayılarda yazmıştım; ekvatoryal iklim kuşağı bize doğru yaklaşıyor. Yani daha sıcak kuşağı sahiplenmeye başlıyoruz. Dolayısıyla Türkiye de küresel ısınmanın getirdiği her durumdan etkilenecek, buna haşerat ve bakteri artışı da dâhil…

Aranızda bu kış ağır bir grip geçirmeyeniniz var mı? “Ben” diyeniniz varsa eğer emin olun mutlu azınlık içerisindesiniz. Bunlar sorduğum dünyadaki ağır salgınların dışında, bir de onlar var H1N1, işte domuz gribi dediğimiz ve diğerleri var. Başka ne var? Şu an bizi ilgilendirmiyor gibi görünen ama aslında küçük bir yüzde olsa da risk altında olduğumuz Zika virüsü, tüm dünyada yayılmakta. Ana konuya geleceğim ama Zika virüsü demişken Zika virüsünü kabaca bir açayım size. Sivrisinekle bulaşan, daha çok hamile kişilerin ısırılmasıyla bebekleri etkileyen mikrosefali hastalığına, büyük ihtimalle de ölüme yol açıyor. Bebeklerin küçük kafalı doğmalarına sebep olup beyin gelişimini engelliyor. Zika virüsü aslında ta 1947’lerde var olan bir virüstü, fakat 20’den fazla ülkeye yayılınca alarm verildi. Son zamanlarda hızla yayıldı ve küresel bir salgına dönüştü. Daha çok sıcak ve kurak alanlarda görülüyor hastalık. Ama Avrupa’dan salgın bölgelerine ziyaret eden turistlerde de virüs bulundu ve bu da riskin her ülkede olabileceğini gösterdi. Yani Türkiye’de de, Danimarka veya İsviçre’den gidenlerde olduğu gibi virüs ihtimali yok değil.

Şimdi asıl konuya nasıl geleceğim diye bekliyorsunuz. Aslında çok basit. Ekolojik dengede olan rahatsızlıkların çoğu artık iklimin değişmesiyle ilgili. Ebola, sarıhumma, sıtma, şimdi de zika… Dünya’da belirli dönemlerde birtakım hastalıklara yol açan sivrisinekler ne işe yarıyor diye düşünebilirsiniz haklı olarak, ben de düşünüyorum bunu. Hatta sivrisinekleri tamamen yok etme projeleri bile var. Ama az önce söylediğim şey; ekolojik denge. Bu piramitteki herhangi bir canlının yok olması, diğer bütün türleri yok edecek veya onlardan da kayıplara illa ki yol açacaktır.

Sivrisineklerin bu dengedeki yeri biraz tartışmalı ama bu tür operasyonların dönüşü olmayacak daha büyük felaketlere yol açabileceğini düşünüyorum. Ve bu size hiç senaryo gibi gelmesin, dünya bu tür felaketleri yaşamış. “Ya Bünyamin abartma, tarihin tozlu sayfalarında hikâyeler olarak kaldı onlar Orta Çağ’da ya da yüzyılı aşmış” diyebilirsiniz ama bence yanlış edersiniz, zira günümüzde Orta Çağ tarzı vahşetleri, yaşamları, savaşları görmüyor muyuz? Hele doğaya böyle müdahale ettikçe inanın dünya her türlü tehlikeyi sunabilir, enerjisi yüksek, bunları bünyesinde taşıyabilecek güçte.

Aynı etkiler bizde de olacak

Biz asıl konuya gelelim. Sinekler, haşerat ve her tür bakteriler, sayıca fazla olmaları veya zamansız çıkmaları nelere sebep olur ve bu artışa da ne sebep olur? Bakın, Kuzey Kutbu’nda sıcaklıklar yükseldiği için sivrisinekler artıyor. Artık belli bir dönemde ortaya çıkıyorlar ve tüm gökyüzünü kaplayabilecek kadar çoğalabiliyorlar. Bölgede onların beslenebileceği fazla bir tür (besin) yok, bu yüzden insanlara saldırıyorlar. Ayrıca ren geyiklerini bile zapt etmiş durumdalar. Gözlerini bu geyiklerin yiyeceklerine dikmişler, dolayısıyla geyiklerin de yiyeceklerini kısıtlıyorlar, alışkanlıklarını değiştiriyorlar. Karibular da o bölgede etkilenen hayvan türlerinden. Yani konu yine ekolojik dengeye geliyor. Kuzey Kutup bölgesi, özellikle Kuzey Buz Denizi, Alaska, Grönland ve Rusya’nın bazı bölümlerini kapsayan bölge, dünyanın geri kalanına göre iki kat daha fazla ısınma yaşıyor. Sebep: Küresel ısınma! Netice: Ekolojik dengenin bozulması. Yani mesele, buzul eridi, sular yükseldi, yağış rejimi değişti, kuraklık baş gösterdi değil. Yani etki dört bir koldan. Mesele ekolojik dengenin bozulması. Yani hep konuştuğumuz işin görünen sonuçları. Sıcaklıkların normalden fazla yükselmesiyle ki düşünün kutuplarda bile sıcaklık yükseliyor, dünyada kuraklık oluyor, kuraklığın ardından seller oluyor, sellerden sonra su birikintileri, olmayacak bölgelerde havuzlar, dolayısıyla sivrisineklere yeni yaşam alanları doğuyor. Bağlantıyı kurmak hiç zor değil, akademik bilgiye de ihtiyaç yok, sivrisinekler özellikle yaz başladığında vızır vızır bitmiyorlar mı tepemizde? Yani, sıcak havayı seviyorlar. Kısacası küresel ısınma, sivrisineklerin kışın bile yaşam alanımıza girmesine, kolayca yayılmalarına, çoğalmalarına ortam hazırlıyor. Yani aslında biz onların doğal yaşam alanına müdahale ettiğimiz için, onlar da bizim yaşam alanımızı sabote ediyor. Elle tutup, gözle gördüğümüz sivrisinekler, bakteriler var, nanobakteriler var. Başımıza gelenin nereden geldiğini anlayamadığımız nanobakteriler.

Amerika’da kaldığım dönemde evimin arka bahçesinde sincaplar her sabah müthiş ve bir o kadar sempatik bir ritüeli gerçekleştiriyorlar, tek kişilik sanki mesafe almışlar gibi aynı hiza ve mesafeyle ağacın tepesine çıkar ve inerlerdi. Orada anladım ki bu Amerikalılar çok zeki oldukları için o muhteşem çizgi filmlerde ve senaryolarını üretmiyorlarmış, gördüklerini resmediyorlarmış. İnanın o izlediğiniz meteorolojik afet filmleri, ya da tsunami filmleri de bilfiil yaşanarak, lokalde de olsa deneyimlenerek üretiliyor ve bunun dünya geneline yayılmaması için kimse garanti veremez, hele bu gidişle. Önceki sayılarda yazmıştım. Biz de ekvatoral iklime doğru kayıyoruz ya da ekvatoryal iklim kuşağı bize doğru yaklaşıyor desek daha doğru. Yani daha sıcak kuşağı sahiplenmeye başlıyoruz. Dolayısıyla Türkiye de küresel ısınmanın getirdiği her durumdan etkilenecek, dolayısıyla haşerat ve bakteri artışı da dâhil. Mesela Brezilya nasıl etkileniyorsa bu sivrisinek hastalığından, aynı etkiler bizde de geçerli olacaktır ısınma devam ettikçe ve sıcak kuşağa yaklaştıkça.

Arkadaş, şubat ayında “ne bu sıcak?” dedin 25 derecenin üzerini görünce, bu ay ise başka bir şey diyeceksin, gelecek yaz da başka. Sen de bu yaklaşımda bir yanlış görmüyor musun? Görüyorsan gelecek ay yine buluşalım, ben buralardayım.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.